27 Haziran 2009 Cumartesi

Tarih'in Şeref Levhaları

İstanbul yeni fethedilmişti...
Fatih Sultan Mehmed Han, hocası Akşemseddin hazretlerini (rahime-hullahü teâlâ) ziyarete gitti bir gün. Ve arz etti ki:
- Elhamdülillah hocam, himmet ve yardımınızla İstanbul’u fethettik.
- Allahın yardımıyla.
- Evet hocam. Şimdi sizden bir ricam var.
- Buyurun sultanım.
- Beni de talebeliğe kabul etseniz, diyorum.
Akşemseddin hazretleri, başını olumsuzca iki yana salladı:
- Olmaz sultanım.Padişah hiç böyle bir cevap beklemiyordu.
- Olmaz mı, neden?
- Çünkü siz bu “manevi lezzeti” tatmış olsanız, devlet işlerini aksatırsınız. “İslâma hizmet” işi yapılmaz olur bu ülkede. Halkın huzur içinde yaşaması için, sizin devletin başında kalmanız lazım, buyurdu.
Ve ekledi:
- Şunu da arz edeyim ki, “dervişlik” ile “sultanlık” bir arada yürümez.Genç padişah boynunu büküp;
- Pekâlâ hocam, dedi. Siz bilirsiniz.
(Allah onlardan razı olsun)

Hiç yorum yok: